ABSTRACT
One hundred and fifty-eight cases with epilepsy who received anticonvulsant for at least two years were examined. Serum total Ca++, P, ALP, PTH, 25HCC, ICa++, Mg++ levels were measured and bone density measurements were made to investigate the effects of anticonvulsant drugs on vitamin D, Ca++- P metabolism and bone density. Serum total Ca++, P and 25HCC and PTH levels were found to be within the normal limits. Mean ALP levels were higher and mean serum ICa++ and Mg++ levels were lower than the mean control values. Calcitriol therapy was given to patients with high ALP or low ICa++ levels for two months. Increased serum ICa++ and Mg++ levels, decreased ALP levels Were noted. Hypercalciuria developed in 9.1% during therapy. In conclusion, the improvement obtained in the parameters of rickets during calcitriol therapy while serum 25HCC levels are within the normal limits suggests that rickets is not only due to the increased metabolism of vitamin D by the liver microsomal enzymes; other mechanisms might also play a role and further research is necessary.
En az iki yıl süreyle antikonvülzan kullanan 158 epileptik hasta incelendi. Antikonvülzan ilaçların D vitamini, kalsiyum-fosfor (Ca++-P) metabolizması ve kemik dansitesi üzerine etkilerini araştırmak amacı ile serum total Ca++, P, alkalen fosfataz (ALF), parathormon (PTH), 25-hidroksikolekalsiferol (25 HKK), iyonize kalsiyum (İCa++), magnezyum (Mg++) seviyeleri ve kemik dansitesi ölçümleri yapıldı. Serum total Ca++, P ve 25 HKK seviyeleri normal sınırlar içinde idi. Ortalama ALF düzeyi kontrol değerinden daha yüksek, ortalama serum İCa++ ve Mg++ düzeyi daha düşük, ortalama serum PTH düzeyi kontrol değerden yüksek olmakla birlikte istatistiksel olarak anlamlı değildi. ALF düzeyi yüksek veya İCa++ düzeyi düşük hastalara iki ay süreyle kalsitrol tedavisi verildi. Tedaviden sonra İCa++, Mg++ düzeylerinde artış, ALF seviyelerinde düşüş gözlendi. Tedavi esnasında %9.1 oranında hiperkalsiüri saptandı. Sonuç olarak, serum 25 HKK düzeyi normal sınırlar içinde kalmakla beraber kalsitrol tedavisi esnasında raşitizm parametrelerinde iyileşme olması, raşitizmin sadece karaciğer mikrosomal enzimlerince D vitamini metabolizmasının artırılmasına bağlı olmadığını, fakat aynı zamanda başka mekanizmaların da rol oynayabileceğini düşündürmektedir ve daha ileri çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler:
ANTİKONVÜLZAN TEDAVİ, D VİTAMİNİ METABOLİZMASI, KEMİK DANSİTESİ